KamuMeb

4/B’li Öğretmenlere Hayal Kırıklığı Yaşatmayın!

EĞİTİM PERSONELİ

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı ve Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri Talip Geylan, kişisel Twitter hesabından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 28 Kasım 2022 tarihli Kabine Toplantısı'nda sözleşmeli personel ile ilgili yaptığı açıklamayı değerlendirdi.

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı ve Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri Talip Geylan, "Bu akşam Kabine sonrası yapılan açıklama, sözleşmeli öğretmenlerimizi tatmin etmemiştir!

Beklenti, tüm sözleşmelileri kadroya geçirerek öğretmenlerimizin tamamının aynı statüde çalıştırılmasının sağlanmasıydı.

Nitekim, Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti, 23 Ekim 2018’de açıkladığı 2023 Eğitim Vizyon Belgesi ile eğitim kamuoyuna şu sözü vermişti: “Elverişsiz koşulların hakim olduğu bölgelerde görev yapan öğretmenlere TEŞVİK uygulaması getireceğiz.”

Bu vaat, mahrumiyet bölgelerinde görev yapan öğretmenlere 1 brüt asgari ücret ile 2 brüt asgari ücret arasında değişen miktarlarda ZORUNLU HİZMET TAZMİNATI ödenmesini yıllardır talep eden sendikamızca da olumlu karşılanmıştı.

Çünkü bu gerçekleştirildiğinde,belli bölgelerde öğretmen istikrarını sağlamak için çakılı sözleşmeli istihdama gerek kalmayacaktır.

Tüm milletvekillerimize çağrımızdır: Sözleşmelilerle ilgili teklif TBMM’ye geldiğinde 4/B’li meslektaşlarımızın kadroya geçirilmesi ve hükümetin 2018’de verdiği sözün gereği olarak Teşvik uygulamasının bir an önce hayata geçirilmesidir." dedi.

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı ve Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri Talip Geylan, ''Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesine ilişkin açıklamalarda bulundu. Henüz hazırlanan mevzuat değişikliğinin detayları tam olarak kamuoyuyla paylaşılmamış olsa da açıklamadan bazı sözleşmeli personelin kapsam dışında kalacağı anlaşılmaktadır.

Sayıları 424 bini bulan personelin kadroya kavuşturulması önemli bir adımdır. Özellikle sözleşmeli olarak görev yapan çalışanlarımız açısından aile birliğinin sağlanacak olması, görevde yükselme sınavlarına girme imkânının oluşması, belediyelerdeki haksız işten çıkarmaların son bulacak olması tarafımızca da olumlu bulunmaktadır.

Bununla birlikte açıklamada kamu personel alımlarının 3+1 sözleşmeli statü esasına göre yapılmaya devam edileceği de görülmektedir. Buna göre 3 yılını dolduran sözleşmeli personel aday memurluk statüsüne geçirilecek ve 1 yıl daha aile birliğinden ve iş güvencesinden mahrum olarak çalışacaktır. 3 yılını doldurmamış sözleşmeli personel ise 3 yılını doldurduktan sonra 1 yıl daha aday memur olarak bekleyecektir.

Dolayısıyla buradan anlaşılan, sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi konusunun tam anlamıyla kadro uygulamasından uzak bir biçimde çözülmek istendiğidir. Kaldı ki biz, “Tüm güvencesiz sözleşmeli personel kadroya geçirilmelidir.” derken önerilen uygulama bundan sonra kamuda 3+1 sözleşmeli personel uygulamasının kalıcı hale getirilmesi yönündedir.

Daima ifade ettiğimiz gibi bizim mücadelemiz bütün güvencesiz personelin istisnasız ve şartsız bir biçimde kadroya geçirilmesi içindir. Her ne kadar kamuda süresiz sözleşmeli olarak görev yapan 227 bin personelin sorunlarına çözüm getiriyor olsa da gerek kapsam dışında bırakılan personel gerekse 3+1 sistemini kalıcı hale getirmesi nedeniyle, bu çalışma taleplerimizi tam olarak karşılamamaktadır.

Bu şartlar altında bu çalışmanın TBMM sürecinde revize edilmesi ve tüm personelin şartsız bir biçimde doğrudan kadroya geçirilecek bir düzenlemenin yapılması yerinde olacaktır. Kamu personel sisteminin harfler ve rakamlarla bölünmüşlükten uzak bir biçimde tek bir kadrolu istihdam modeline dayanması için mücadelemiz kararlılıkla sürecektir.'' dedi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.