KamuMeb

Polislerin Haklarını Kim Savunacak?

EMNİYET PERSONELİ

Polis teşkilatının durumu içler acısı görünüyor. Hırsızı, mafyası, katili, sapığı bütün yararsızlarla polis ilgilensin, derdi olan polise koşsun. polis olmanın karşılığında canlarını feda etsin fakat dosdoğru bir özlük hakları bile olmasın. Yıllardır münakaşa da olan 3600 ek gösterge meselesinin bir türlü çözülmemesi de Emniyet Teşkilatının bir sıkıntısıdır. Emekli olunca aldıkları toplu ücret bir askere göre oldukça az bir miktardır. Askerin askeri mahkemesi vardır. Polis’in pozisyonu ise“Allah vere de mahkeme işimiz olmasın” dır. İkisi de canını ortaya koyuyorken nedir bu durumun nedeni?

Ahval odur ki milletçe sıkıntılı bir süreçten geçmekteyiz. Bu durumda bizler sıcacık evlerimizde otururken bize huzurlu, güvenli bir ortam vede gelecek sağlamak için canla başla çalışan gecesini gündüzüne katan bir teşkilata minnet borçluyuz; Emniyet Teşkilatı.

Bu süreçte Polislerin iş yükü daha da ağırlaştı. 12-24 ya da 12-36 olan çalışma saatleri 12-12 ye çıktı. İnsanlar evlerinde virüsten korunmaya çalışırken onlar sürekli tehlike içindeler. Koronavirüs (Covid 19) pozitif çıkıp hastaneden sızanlar, karantina yurtlarından ayrılmaya çalışanlar, tümüyle temas etmek zorunda kaldılar. Bu süreçte izin kullanamayan kısıtlı meslek ekiplerinden biridir polisler.

Polislerimiz sadece bugün sokaklarda değil, Gezi ayaklanması, 17/25 Aralık olayı, 15 Temmuz darbe girişimi gibi en kritik zamanlarda ülkenin kaderini belirlemişlerdir desek hatalı olmayız.

Gezi hadisesinde polise “katil polis, Tayyip’ in itleri” yazılı Pankartlar asıldı. İnsanlar polisi kovaladı, taş attı. 17/25 Aralık’ ta Erdoğan ve oğlunu almaya gelenler, polisin cesaretli direnişiyle karşılaştı ve başarısız oldu. 15 Temmuz’ da ise polis yolunu şaşırmadı. Darbeci müsveddelerine can feda ettiler fakat silahını, namusunu vermediler. Hep velinimetimiz oldular.

Bu meseleleri niye gündeme taşıyorum? Şundan dolayı; Polis teşkilatının durumu içler acısı görünüyor. Hırsızı, mafyası, katili, sapığı bütün yararsız polis ilgilensin, derdi olan polise koşsun. polis olmanın karşılığında canlarını feda etsin fakat dosdoğru bir özlük hakları bile olmasın. 

Yıllardır münakaşada olan 3600 ek gösterge meselesinin bir türlü çözülmemesi de Emniyet Teşkilatının bir sıkıntısıdır. Emekli olunca aldıkları toplu ücret bir askere göre oldukça az miktardır. Askerin askeri mahkemesi vardır. Polis’in pozisyonu ise “Allah vere de mahkeme işimiz olmasın” dır. İkisi de canını ortaya koyuyorken nedir bu durumun nedeni?

Polis, karakolda akşama kadar ifade alır, tutanak tutar. Birçok sıkıntıyı çözmeye çalışır. Vatandaşın bazıları gelir rapordaki bir cümleyi beğenmez şikayetçi olur. başka kişiler gelir “bana kötü davrandı, benimle ilgilenmedi” söyler. O da şikayetçi olur.

Polisin hakkını savunacak sendikası dahi yoktur.

Polise maç görevi yazarlar, maçtaki görevli sağlık çalışanı ek çalışma ücreti alırken polisin öyle bir hakkı da yoktur. Akşama kadar ayakta yüzlerce kişiye arama yapar, gece yarısı evine gider. Polislere yazılan ek görevlerin neredeyse tek bir ek çalışma parası verilmez ve çalışma saatleri iş kanunun belirlediği maksimum iş saatinin çok üstündedir.

Bunlar yetmezmiş gibi bir de saygısız bir tayfa olan “siz benim kim olduğumu biliyor musunuz” diyen terbiyesizlerle uğraşır polislerimiz.

Konya’ da trafik polislerinin yaptığı aramada bir yarbayın “maaşın kaç para, ederin ne kadar” sözlerini unutmayalım. daha önceki dönemde İl Milli Eğitim Müdürü, benim de eski genel müdürüm olan Ömer Faruk Yelkenci’nin trafikte izinsiz çakar taktığı için trafik polisi aracılığıyla çevrilmesi sonucu polisin açığa alınması olayı da bir hayli hüzünlü bir olaydır.

Her gün intihar eden polis sayısı artarken, polislerin hakkı olan polislere ne zaman hakları verilecek? Ya da Polisin hakkını kim savunacak? Polislerin üvey evlat muamelesi görmesinin sebebi nedir? Bir grup koltuk sevdalısı amirler mi yoksa polislerin kendi aralarında dayanışma içinde olmaması mı bilemem.

Fakat milletçe geçirdiğimiz bu sıkıntılı zamanlarda, sonunda polislerimizin hususi haklarında düzenlemeler yapılsa sizce güzel olmaz mı?

Bu milletin polisi hiçbir zaman pencerelerden alkış beklemedi, ancak yüzüne tükürülmeyi de hak etmedi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.