Sağlık sisteminin önemli bir parçası olan optisyenler 1994 yılından itibaren üniversitelerin Optisyenlik bölümünden mezun olmaya devam etmektedir. Optisyenlik bölümü mezunları kamuda kadro bulamadıklarını ifade etmektedirler. Optisyenliğin, sadece gözlükçülük mesleğiyle sınırlı tutulmamasını istemektedirler. Optisyenler üniversitelerde Göz Fizyolojisi, Göz Hastalıkları, Görme Optiği, Optik Ölçüm Araçları, Göz Anatomisi, Genel Anatomi, Refraksiyon Kusurları, Kontak Lens, İlk ve Acil Yardım gibi dersleri bizzat göz doktorlarından aldıklarını belirtmektedirler.
1- Donanımlı eğitimi kapsayan bir süreçten geçen ve mezun olan optisyenlerin istihdam alanlarının sadece gözlükçülük mesleği ile sınırlı olması, hastanelerde göz polikliniklerinde yer bulamamasının nedeni nedir?
2- Göz doktorlarının yanında asistan, göz polikliniklerinde sağlık personeli, göz ölçümü ve tetkik odalarında sağlık teknikeri unvanlarını kullanmak optisyenler için neden bir hak sayılmamaktadır? Optisyenlerin hastanelerin göz ile alakalı tüm birimlerinde görev alması ve kadro açılması düşünülmekte midir?
3- Göz sağlığı ve hastalıkları konusunda eğitimini tamamlamış Optisyenlerin, optik ölçüm tetkik cihazları konusunda 2016 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan yönetmelikle ''Sağlık Teknikeri'' unvanına sahip olmalarına rağmen kadro bulamamalarının ve atama yapılmamasının nedeni nedir?
4- Optisyenlerin, aldıkları eğitim neticesinde göz polikliniği bulunan tüm devlet hastanelerinde, üniversite hastanelerinde ve özel hastanelerde görev alabilecek donanım ve kapasitede olduklarına göre, göz doktorlarına yardımcı sağlık personeli olarak, ayrıca ön muayene işlemi olan refraksiyon ölçüm göz tetkik odalarında sağlık teknikeri olarak görev alması için bir düzenleme düşünülmekte midir?