Pazar günü oynanan, olaylı TS-FB maçı sonrası futbolda zaten var olan kaos daha da arttı. Başkanlarca ilan edilen dostluğa rağmen, kulüpler arasına nifak tohumu tekrar ekildi.

Binlerce taraftar kisvesi altındaki holiganların, takımlarına zarar verdiğini düşünmeden maç boyunca attığı su şişeleri, yüzlerce kişinin sahaya inip futbolculara saldırıları karşısında federasyonun nasıl bir yol izleyeceği tartışılıyor. Hatta federasyonun bunun altından kalkamayacağı iddia ediliyor.

Garip olanı bu duruma rakipleri görünüşte kınar gibi gözükürken, başta rakip yönetici ve taraftarları içten içe sevindi. Unutulan şey, FB’siz bir lig asla yürümez. Çünkü FB bu ligin lokomotif gücüdür. Ligden çekilirse yayıncı kuruluş taahhüdünden vazgeçebilir. Seyirci sayısı yarıya düşer. Kaos ayyuka çıkar. İflaslar başlar.

Bundan dolayı kamuoyu ve futbolseverler mevcut kaostan kurtulmak için bir çıkış yolu aramaktadır. Bu yüzden FB kulübü, 2 Nisanda ligden çekilme kararını onaylayacak.

Kulüplerin çoğu kaosun neden olarak Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi ve kurullarını görmektedirler. Artık güvenirliğini tamamen kaybetmiştir. Başkanın bir takımla gönül bağı olması, hakemleri etkilediği, bundan dolayı rekabetin adil yürümediği iddiaları sürekli dillendiriliyor. Hatta nefsi müdafaa içinde olan futbolculara ceza teklifi, bu kaosun ateş fişeği olabilir. Zaten tertibin amacı da budur. Büyük bir olay yaratmak ve kendini savunan futbolcuları cezalandırmak ve yarıştan düşürmektir. Bütün mesele budur. FB yönetimi de bunu gördüğü için tavır koydu..

Kaosu sonlandırmanın ilk adımı TFF başkanının görevden alınmasıdır. 2 Nisan çıkışının asıl amacı da budur. Seçimlerden sonra bu karar alınacağı için de siyasi olarak görülmez.

Aksi bir durum futbolda çok büyük bir kaosa sebep olur. Bunun için, kaos bitene kadar, futbol federasyonu başkan ve kurulları görevden alınmalı ve Spor Bakanlığına (Spor Genel Müdürlüğü) bağlanmalıdır. Bakanlık bürokratları ilgili kurulları üstlenmelidir. Çünkü taraftar kimliği ile futbolu yönetmeye gelenler radikal karar alma cesareti gösteremiyorlar. Çünkü bir sonraki seçimde yeniden aday olacaklardır..

Yunanistan örneği bizim ülkemizde de uygulanabilir. Olaylar nedeniyle maçlar aylardır seyircisiz oynanmaktadır. Bizde de uygulanabilir.

Futboldaki olayları bitirmeye 2014’de FB otobüsünü kurşunlayanları yakalayarak başlanmalıdır. Çoğu insan bunu yapanların kayırıldığını iddia ediyor. Bu algının çökmesi, rengi ne olursa olsun, yapanın yanına kar kalmayacağının bir kez daha ispatı şarttır.

Yine maçlarda güvenliği özel güvenlikler değil, mutlaka emniyet güçleri sağlamalıdır. Mevcut durum değiştirilmelidir.

Bir paragraf da tüm kulüplerdeki futbol anlayışına göz atalım. Futbol ülkemizde, bir gösteri, bir oyun olarak değil, bir savaş olarak görülmektedir. Bu oyuncusunda da, yöneticisinde de, seyircisinde de aynıdır. Asıl sorun burada yatmaktadır. TS Kulüp başkanı bu konuda ilk adımı atmıştır. İlin valisi belediye başkanı, siyasileri renk körü olmadan hemşerilerini, bunun bir oyun olduğunu, şiddetle bir yere varılamayacağını dile getirmeleri ve şiddete karışanlara destek verilmeyeceği dile getirilmelidir.

Şiddeti önlemek için caydırıcı bir ceza verilmelidir. Bu ceza tüm kulüplere de örnek olmalıdır. Bir daha böyle olaylar yaşanmaz.

Ayrıca taraftarları tahrik etmemesi için, maç sonu antrenör ve yöneticilere basına demeç vermesi, hakemleri eleştirmesi yasaklanmalıdır. Keşke, reyting uğruna ortalığı karıştırtan, köpürten eski hakemlerin meslektaşlarını doğradığı programlar da kaldırılsa da taraftarlar birbirine kem gözle bakmasa...!

Şemsettin CERAN

Eğitimci/Araştırmacı-YAZAR

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.